Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mustafa Taş, diyabetli olmanın, anne olmaya engel bir durum olmadığını dile getirerek "Hamilelik boyunca sorun yaşanmaması ve bebeğin sağlıklı olarak dünyaya gelmesi için kontrollerin aksatılmaması gerekir." dedi.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mustafa Taş, diyabetli olmanın, anne olmaya engel bir durum olmadığını dile getirerek "Hamilelik boyunca sorun yaşanmaması ve bebeğin sağlıklı olarak dünyaya gelmesi için kontrollerin aksatılmaması gerekir." dedi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mustafa Taş, diyabetin, vücutta 'İnsülin' adı verilen hormonun yetersiz salgılandığı veya etkisiz olduğu zaman oluşan bir endokrin hastalığı olduğunu ifade etti. Dr. Mustafa Taş, diyabetin tedavisinde öncelikli hedefin, iyi bir kan şekeri kontrolü sağlamak olduğunu belirterek şunları söyledi: "Anne adaylarının diyabetli olması sadece hamilelikte değil, doğumdan sonraki dönemde de bebek açısından bazı riskleri beraberinde getirir."
Diyabetik annenin bebeklerinde görülen sorunları anlatan Dr. Taş, bebek ağırlığının 4 kilo ve üzerinde olması durumunda ?İri Bebek' denildiğini vurgulayarak şunları anlattı: "Gebelik döneminde kan şekeri ne kadar yüksekse iri bebek görülme oranı o kadar yükselir. Özellikle 20.-30. haftalar arasında kan şekerinin kontrol altında tutulması iri bebek riskini düşürür. İri bebeklerde beyin ve böbrekler dışındaki tüm organlar büyüktür. Büyük bebeğin doğum esnasında birçok problemle karşılaşması beklenir. En sık görülen problem doğum travmalarıdır. İri doğan bebekler genellikle 1 yaşın sonunda yaşıtlarıyla aynı kiloda olurlar, ancak bu bebeklerin 5-8 yaştan sonra şişmanlık riski artar."
Kan şekeri düşük olan bebeklerde ellerde titreme, huzursuzluk, morarma, vücut ısısının düşüklüğü, sık nefes alma, solunum durması, solunum güçlüğü gibi belirtiler görüldüğünü de bildiren Dr. Mustafa Taş, şöyle devam etti: "Çok düşük kan şekeri ve bunun uzun süre sürmesi kalıcı beyin hasarına neden olabilen önemli bir olaydır. Bu nedenle bebekte beslenmeye engel herhangi bir durum yoksa hemen ağızdan beslenmeye geçilmelidir. Diyabetik anne bebeğinin yüzde 19-50'sinde kalsiyum düşük seviyede görülebilir. Sıklıkla kalsiyum düşüklüğü ile birlikte magnezyum düşüklüğü de görülen bu bebeklerde pek fazla gözlenmemekle birlikte titreme görülebilir. Kalsiyum ve magnezyum düşüklüğü sıklıkla 24-36 saatte gelişir. Tedavisinde bebeğe kalsiyum ve magnezyum verilerek vücuttaki eksikliği tamamlanır. Tedavi edilmeyen bebeklerde havale görülme riski yüksektir. Diyabetik annelerin bebeklerinde sağlıklı annelerin bebeklerine oranla sarılık düzeyleri daha yüksek seyreder. Bu nedenle diyabetik anne bebeklerinin yüzde 20-30'unda uzamış yenidoğan sarılığı görülür."
Diyabetli annenin yeni doğan bebeğinde, bazen akciğerlerin yeterince olgunlaşmaması nedeni ile solunum zorluğu gelişebileceğine dikkati çeken Taş, akciğerlerin nefes alırken yeterince gevşeyemediğini, nefes verirken de içindeki tüm havayı boşaltamadığını anlatarak "Bu bebeklerin solunum sıkıntısı, inleme, hızlı soluk alıp verme gibi sorunlarının, akciğerlerinde sulfaktan isimli bir maddenin eksikliği nedeniyle olduğu düşünülmektedir. Diyabetik anne bebeklerinin yüzde 50 oranında kalp büyüklüğü, yüzde 5-17 oranında kalp yetmezliği ve yüzde 40 oranında kalp ritim ve ileri bozuklukları saptanabilir. Hem hamilelik süresince hem de doğum yaptıktan sonra bebeğin ve diyabetli annenin süreçlerinin sağlıklı şekilde ilerlemesi için düzenli kontrollerin yapılması oldukça önemlidir." diye konuştu.
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.