Öyle bir takım ki; buldozer gibi giden, fırtına gibi esen, arkasında milyonlarca destek veren, kulübesinde oynayanlar kadar kıymetli futbolcunu bekleten ve en önemlisi forvetinde Victor Ossimen…
Fark ettim birazdan fazla kafiyeli, stat tezahüratı gibi oldu! Ama niyetim bu değil, gerçekleri söylemekti.
Bu satırların yazarını okuyanlar bilir ki ben Trabzonspor sevdalısıyım. Ona rağmen yazılarımda gerçekler vardır, taraftarlık yoktur.
Galatasaray son hafta içinde Trabzonspor’u iki kez dört arayla yendi. Birinde kupa aldı, diğerinde de öteki kupanın yolunu araladı. Maçların içeriklerini sonra konuşuruz. O ayrı konu!
Şimdi konumuz; Kayserispor ve Galatasaray… Sadece bir puana ihtiyacı olan iki takım. İkisi de özellikle ligin ikinci yarısında durdurulamayan ve yenilmeyen iki takım. İkisi de alacağı bir puanla ligi bitirmek istiyor. Biri şampiyon olmak için diğeri matematiksel olarak ligde kalmak için…
Gelelim başlıktaki sorumuza: Kayserispor Galatasaray’dan puan alabilir mi?
Bu soruya ben sokak diliyle cevap vereceğimi: HAVET.
Malumunuz odur ki hayır ve evet karışımı!
Hemen neden hayır dediğimi bir cümle ile açıklayayım: Böylesine dolu dizgin koşan, Çarşamba günü Türkiye Kupası’nı kazanan Galatasaray’dan puan alamaz. Ha, bitti!
Gelelim evet tarafına: Evet alabilir. Çünkü her kul gibi Galatasaray’ın da çok ciddi zaafları var. Bu zaafları kullananlar da istediğini aldı!
Durun hemen kızmayın daaa!
Uy nenemm!
İnanmayan Young Boys, AZ Alkmar, Ajax, Paok, Rigas, Elfsburg, Tottenham, Malmö, Dinamo Kiev, Kasımpaşa, Samsunspor, Sivasspor, Trabzonspor, Göztepe, Başakşehir, Fenerbahçe, hatta Hatayspor veee Beşiktaş maçlarına bakabilir.
Bu maçları döndürün izleyin, başa sarıp tekrar izleyin.
Galatasaray ligin başlangıcından bu yana net bir şekilde ligin zirvesine aslan pençesini geçirdi. Galatasaray bir sistem oynuyor ve sürekli aynı sistemi tekrar ediyor.
Son 30 maçtır bildikleri tek bir şeyi sahaya yansıtıyorlar; bireysel becerilerini… Hem de hiç esirgemeden sahaya yansıtıyorlar…
Nedir oynadıkları o sistem: Muslera'nın önünde Abdülkerim Bardakçı ile birlikte Davidson Sanchez hiç değişmeden oynuyor. Onların sağındaki ve solundaki adamlar hem bu ikiliye hem de önlerindeki orta saha ekibine yılmadan top taşıyor.
Bundan ayrı olarak da önündeki forvetin önüne uzun deparlar atıyor. Rakibin geri dönmesi çoğu zaman mümkün olmuyor. Tıpkı Eren Elmalı, Jakobs, Frankowski ve Sallai örneğinde olduğu gibi.
Onların bu uzun koşusu rakiplerinin öne çıkan defansını avlarken onların arkalarında da hem forvetlerine hem de kendilerine inanılmaz boş alanlar sağlıyor.
Orta alanda Torreira, Mertens, Lemina ve Sara orijinin de toplanan topları hiç çalım atmadan çok kısa veya neredeyse hiç tutmadan kanatlardan ya Barıs Alper Yılmaz ve Yunus Akgün"e ya da direkt Ossimen veya Morata'ya aktarıyor.
Bununla birlikte ceza sahası dışından kim boş bulursa rakip kaleye vuruyor.
Kanatlardan Yunus Akgün ve Barış Alper Yılmaz’ın fırtına gibi inişleri ve ortaları zaten doğrudan Ossimhen odaklı oluyor.
Ossimhen için Türkiye’de söylenecek bir şey yok. Yok. Hani derler ya arkasından eleştirsek gıybet yüzüne karşı söylenecek bir şey yok, yalan söylesek iftira olur. Ossimhen’in eksiği yok.
Ossimhen kafa vuruşlarında Türkiye'de üstüne olmayan bir futbolcu. İnanılmaz bir yükselişe sahip. Her topa kafa vuruyor ya da her top gelip onun kafasını buluyor. Böyle bir yetenek!
Galatasaraylı futbolcular ceza sahası içinde topla buluştuklarında zaten bireysel yetenekleriyle bunu gole çevirmeleri son derece ihtimal dahilinde oluyor. Kimse de şaşırmıyor.
Galatasaray’ın bireysel yetenekleri rakiplerinden çok daha üst düzeyde olduğu için topu koşturarak yeteneklerini kullanarak ve tek hedefleri oyunu rakip tarafa süratle yıkarak hızlı oyunlarının karşılığını alıyorlar.
Şunu söylemek istiyorum; birebir adam savunmasıyla, adam markajıyla Galatasaray'ı engellemek mümkün değil.
Lig sürecinde de zaten bu çok net görüldü.
Peki o zaman ne yapmak lazım?
Şu var ki; bir sistemi durdurmak için sistemi etkisiz hale getirmek, onun için de o sistemin çarklarını çalışmaz hale getirmek, sistemi yavaşlatmak için de durdurmak lazım…
Nasıl mı?
Bu elbette mümkün olabilir…
Galatasaray'ı yavaşlatacaksın. Onun hızına uyamazsın. Yavaşlayınca Galatasaray duruyor. Bir şey yapamıyor.
Onun için Galatasaray’ı yavaşlatmak için alan savunmasıyla ona alan bırakmayarak, sistemini uygulamasını engelleyerek durdurabilirsiniz. Nitekim hem şampiyonlar ligi hem de Avrupa Ligi'nde yukarıda saydığım bazı takımlar Galatasaray’a karşı alan savunması uyguladı. Bu takımlara karşı sistemini uygulayamadığı için Fenerbahçe'den de önce Avrupa’dan elendi.
Yani Avrupa'daki rakipleri Galatasaray'ın zaaflarını kullanarak onu devre dışı bıraktı.
Siz Türkiye'de şu şartlarda Ossimhen’i birebirde durduramazsınız. Bunu ancak Ossimhen’e boş alan bırakmayarak, yükseleceği kafa vuracağı fırsatı tanımayarak yapabilirsiniz. Onun peşinden koşarak değil. Bu mümkün değil!
Galatasaray'ı oyun hareketliyken durdurmak Türkiye şartlarında mümkün değil. Sistemleri bunu gerektiriyor, durduklarında, yavaşladıklarında vuruluyorlar.
Galatasaray'ın istatistiklerine bakın. Defans arkasına atılan toplarda, ofsayt pozisyonlarında, kornerlerde ve duran yan toplarda aslında o kadar etkili savunma yapamadıklarını görürsünüz.
Bu söylediklerimin kontrolünü hiç uzağa gitmeye gerek yok. 36 haftalık maratonu tekrar editlemeye hiç gerek yok.
Son bir hafta içerisinde Trabzonspor gibi güçlü bir rakibin karşısında sergilediği oyunu göz önüne getirirseniz anlatmak istediğim şeyleri daha rahat görebilirsiniz.
Sergej Jakirovic Galatasaray karşısında nasıl bir sistem uygulayacak ya da Galatasaray'ı nasıl durduracak?
O konuda az çok bir tahminim var. Bana göre Jakirovic şu tedbirleri alacak!
Öyle tahmin ediyorum:
- Öncelikle bir alan savunması kurgulayacağını düşünüyorum. Nasıl yani?
Maçta Ossimhen'i Attamah Barış Alper Yılmaz’ı da Gökhan Sazdağı, Yunus Akgün'ü de Carol durdursun kaygısında olmayacak.
Nasıl olacak?
Şöyle; Gökhan Sazdağ, Attamah, Macit Hossein'i ve Carole’den oluşan bir ekiple bir set oluşturacağını tahmin ediyorum.
Yani savunmasını aynı çizgide bir baraja çekip mevcut savunma alanını korumaya çalışacak. Böylece hem Ossimhen’e hem Yunus Akgün'e hem de Barış Alper Yılmaz'a çok daha rahat hareket edecekleri bir boş alan sunmayacak, böyle bir fırsatı vermeyecek.
2. Gökhan Sazdağ ve Carole alanlarını savunarak hem Eren Elmalı hem de Sallai için arka tarafa atıp koşacakları alan oluşturmayacaklar.
3. Mümkün olduğu kadar Galatasaray'a corner fırsatı vermeyecek çünkü biliyor ki her corner fırsatı ostimen için çok net bir gol fırsatı olacak
4. Kesinlikle ceza sahası yakınlarında faul yapmayacaklar. Galatasaraylı futbolcuların kendilerine dokunulmasa bile yere attıkları için hakemlerin çaldığı bu faullere de fırsat vermeyecekler.
5. Korner atışlarında da özellikle Abdülkerim Bardakçı'nın kafa vuruşlarına engel olunacak.
6. Orta sahası ile Torreira, Sara, Mertens ve Lamina gibi elemanların tek pasla oyun kurmalarını engel olacak. Sadece alan tanımayacak, set kuracak.
7. Yunus Akgün'ün sağ taraftan ceza sahasına gelip yay civarında sol ayağıyla topu filelere bırakmasına izin verilmeyecek ve set çekilecek.
Kayserispor puan almak için sadece Galatasaray durumu durdurmanın yanında gol bulabilmek için ne yapabilir?
Haydi bir de ona bakalım…
1. Sürekli öne çıkan ve rakipleriyle mücadele nedeniyle hemen gelemediği için arkalarında büyük boşluk bırakan Eren Elmalı ve Sallai'nin arkasındaki boşluklara Cardoso’yu ve Ramazan Civelek'i kaçırmaları hiç de zor olmayacak.
2. Galatasaray ofsayt taktiğini ya uygulayamadığı için ya da uygulamadığı için dikine atılacak toplarda Nazon, Cardoso ve Ramazan'ı Muslera ile karşı karşıya bırakmak hiç de sürpriz olmayacak.
3. Galatasaray özellikle duran yan toplarda ceza sahası içinde hava hakimiyetine çok etkili olmadığı için olamadığı için Nazon’un Abdülkerim Bardakçı ve Davinson Sanchez üzerinden tıpkı Fenerbahçe maçında olduğu gibi gol bulması da bence sürpriz olmayacak.
4. Ziraat Türkiye Kupası'nı kazanan, aşırı motivasyonu biraz yorgunluğu ve biraz da son bir puanın getirdiği baskı Galatasaray'ı Kayserispor karşısında odaklanamama problemi ile karşı karşıya bırakabilir. Bu stres onun istediği gibi oyunu yönlendirememesine sebep olabilir.
5. Hem Galatasaray'ın hem de Kayserispor'un işini görecek amacına ulaştıracak bir puan konusunda Galatasaray'ın bu stratejiye sarılmayacağını tahmin ediyorum.
Çok şiddetli bir ön alan baskısı ve saldırılarla bir an önce Kayserispor'u düşürme arzusu ve kaygısı disiplinli Kayserispor'u sürpriz pozisyonlara sokabilir.
Sergej Jakirovic, taktisyen bir adam, Galatasaray’ı zor olacak ama durdurmak için çok önemli tedbirler alacağını da tahmin edebiliyorum.
Evet, kabaca artı ve eksileriyle yaptığımız bu değerlendirme son haftaların iki flaş takımını karşı karşıya getirecek. Harika bir maç izleyeceğimizi, unutulmaz bir Pazar gecesi yaşayacağımızı düşünüyorum.
Neyse hadi hayırlısı bakalım.
