Bu gün 19 Mayıs 2022 Perşembe! 19 Mayıs, hem Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğum günü hem de Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı. 103 yıl önce bu gün, Mustafa Kemal Bandırma Vapuru ile Samsun’a ayakbastı. Vatanın ve milletin kurtuluş meşalesini yaktı.
Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı tüm milletimize ve de geleceğimizin güvencesi olan gençliğimize kutlu olsun!
Geçen hafta sonu Denizli’de, Egeli Araştırmacı ve Yazarlar Birliği (YA-ZAR-BİR)’in misafiriydik! Orada naçizane ben de bu tarihi zaferlerimize giden yol için 2007 yılında yazdığım, “Unutulmaz Yiğitlerimize” adlı şiirimi okudum.
UNUTULMAZ YİĞİTLERİMİZE!
Yokluk, kargaşa ve tufanlar sarmış Anadolu'mun toprağına!
Payitahtında bir telâş, acizlik ve karmaşa yayılmış Osmanlı'mın!
Düşman İzmir’ime, Salihli’me, Aydın'ıma, Nazilli'me girmiş!
Kan akmış can akmış günlerce, Menderes'imin pâk suyundan!
Menderesin ovasından, dağından, köyünden, bucağından!
Koşmuş yiğitler namus ve vatan aşkına, bayrak aşkına!
Galiçya'da, Dimetoka’da, Şıpka’da ve Çanakkale’mizde
Eğridere’m on dokuz şehit, üç de gazi vermiş bağrından! *
Düşman süngüsü Menderes'in kıyısına dayanmış!
Kalleşçe saldırıyor bağıma, bağbanıma öz yurdumda!
Bayrağıma, ırzıma, namusuma, ocağıma göz dikmiş!
Ecelini arıyor, kızımdan kızanımdan ve Yörük Efemden!
Çanakkale'de "Savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum!" dedi Ata’m!
Samsun’da yaktı kurtuluş meşalemin ateşini, sonra Amasya'da,
Erzurum'da toplamış kardeşlerimi, yiğitlerimi ve dadaşlarımı,
Sivas'ta karar verdi, düşman kovulacak Anadolu'mun bağrından!
Destan yazdı Mehmetçiğim Sakarya'da, Kocatepe'de Dumlupınar'da!
Bir oldu kızı, kızanı Yörük Ali'mle Nazilli'de, Malgaç'ta, ve Erbeyli'de!
Pişman oldu düşman geldiğine, aldığı unutamayacağı bir dersle birlikte!
Şanla yazıldı tarihi Menderes'imin, Sakarya'mın, duydum Ata’mdan!
NİZAMÎ** (1 Kasım 2007)
Bu sabah ise eşim ve damadım ile kahvaltıda bu günün anlam ve önemini konuşuyorduk. Damadım dedi ki Rahmetli Barış Manço’nun “Kayaların Oğlu” adlı eserini dinlediniz mi? Çok anlamlı! dedi. Ben de eşim de bu parçayı nasılsa dinlememişiz. Hemen internet üzerinden arayıp bulduk ve kendi sesinden okuduğu çok değerli ama az bilinen bu eserini dinledik. Çok etkili ve muhteşem bulduğumuz bu eseri sizin için de buraya alıp paylaşıyorum.
KAYALARIN OĞLU!
1923'ün ılık bir Ekim sabahında,
Kayaların toprağa dikine saplandığı yerde doğdum.
Toprak anayla, kaya babanın oğluyum ben!
Toprak anam sevgi dolu, bereket dolu,
Toprak anam sessiz ama toprak anam dopdolu,
Toprak anam, toprak anam Anadolu!
Babamsa sağı solu belli olmaz,
Bir gürledi mi yer yerinden oynar,
Göğsünde çatırdamalar olurmuş.
Onun için derdi;
Onun için sayısız irili ufaklı
Kaya parçaları vardır bu topraklarda.
Ve sen benim oğlum
Ve sen kayaların oğlu!
Bu taşı, toprağı bir arada tutacaksın.
Kolay değil kayaların oğlu olmak,
Kuzeyden esen rüzgâra,
Güneyden gelen kavurucu sıcağa karşı
Koruyacaksın onları,
Kolay değil,
Kolay değil kayaların oğlu olmak!
Barış Manço
BEYAZ KULE’DEN SELANİK!
Geçtiğimiz hafta Atatürk Evi Müzesi’ni gezmiş, bu tarihî evin geçmişi hakkında ve yapısı hakkında bilgiler vermiştik. “Beyaz Kule” veya “Kanlı Kule” olarak da adlandırılan, Osmanlı Devleti Döneminde inşa edilen bu kule, günümüzde Selanik’in sembollerindendir. Tarihî bir kule olan ve müze olarak hizmet veren bu sembol yapı; Selanik’in sahilinde, Kordon boyunda yer alır. Burada gezerken kendinizi İzmir Konak ve Alsancak arasında yer alan Kordon Boyu’nda hissedersiniz. 34 metre yüksekliğe sahip bu kulenin mimarı, Mimar Sinan’dır.1450-1470 yılları arasında eski bir Bizans kulesi üzerine inşa edilmiştir. Bu kule altı katlı olup oldukça yüksek bir anıt yapıdır.
Bu kulenin savunma amaçlı kullanımının yanı sıra askeriyeye hizmet edecek şekilde barut deposu, sarnıç ve derviş medresesine de ev sahipliği yaptığını göstermektedir. Kule, 1912 yılında Selanik’in Osmanlı İmparatorluğu’ndan çıkıp Yunanistan’a geçmesinden sonra ise çeşitli amaçlara hizmet etti. 1983–1985 yılları arasında Yunanistan Eski Eserler Dairesi tarafından restorasyonu yapılarak, müze olarak hizmete girdi. Beyaz Kule’nin çevresindeyken çocuk yaştaki satıcılar çevremizi sardılar. Onlardan turistik ve hediyelik eşyalar satın aldık. Ardından da hemen yakınında yer alan Selanik Arkeoloji Müzesini gezdik sonra da Galerius Kemeri adı verilen tarihi su kemeri kalıntılarını da gezip çokça resim çektik.
Vakit darlığı sebebiyle bazılarını gezip bazılarını gezemediğimiz Selanik’in gezilip görülecek diğer yerlerini sizler için buraya yazıyorum: Aristoteles Meydanı, Selanik Arkeoloji Müzesi, Hagia Sophia Kilisesi, Bizans Kültürü Müzesi, Agios Dimitrios Kilisesi, Ano Poli, Ladadikya, Selanik Şemsiyeleri, Modiyano Market, Roman Forum, Vlatadon Manastırı, Kapani Çarşısı, Tsimiski Caddesi, Bey Hamamı, Kamara Meydanı ve OTE Kule.
Kıymetli dostlarım, Selanik’teki iki günlük muhteşem gezimizi burada tamamlayıp çok güzel anılar ve gözlemlerle buradan ayrılmak için vakit gelip çattı. Hep birlikte Kaptan Recep’in arabasında toplandık ve buradan kuzeye doğru Vardar Irmağı Vadisi boyunca çok güzel doğal ortamlardan ve köylerden geçerek Üsküp’e gitmek üzere yola çıktık ve yol almaya başladık. Balkan Gezi grubumuz çok mutlu ve neşeliydi. Yol boyunca şarkılar ve türküler söyleyerek bir hayli mesafe kat ettik. Haftaya sizlerle yeni bir ülkede ve başkentinde bekliyor olacağım. Üsküp, bizden bir şehir, Üsküp Yahya Kemal’in Şehri.
***
Herkes fazlasıyla sevmiş, ben eksikleri ile de sevdim oysa! Özdemir ASAF
Nurettin BİLGEN
